The Platform 2

The Platform 2 Metaforları: Final Sahnesi Açıklandı!

2019 yılında Netflix’te yayınlanan ilk uzun metrajlı filmi Platform ile tüm dünyada büyük ses getiren Galder Gaztelu-Urrutia, 2024 yapımı The Platform 2 ile tekrar Çukur’a (Pit – El Hoyo) geri dönüyor. Birden çok metafor barındıran ve toplumsal perspektiften hicivsel bir dille ele alınan bu film, izleyicilere adalet, sınıf farklılıkları ve insan doğasının karanlık yanları hakkında derin sorular sorarak, bir kez daha toplumsal eleştiri yapmayı hedefliyor.

The Platform 2’nin Netflix’te yayınlanmasıyla birlikte Platform hayranları heyecanla filmi izlemeye başladı. İzleyiciler, “Dikey Öz Yönetim Merkezi” hakkında daha fazla bilgi açığa çıkmasını beklerken, finalde ilk filmle bağlantılı sürpriz bir sonla karşılaştılar. İlk filmin başrolü Goreng ile ikinci filmin başrolü Perempuan’ın geçmişlerinde birbirlerini tanıdığı ortaya çıktı, bu da hikayeye yeni bir boyut kattı.

Bu sürprizin yanı sıra, filmin bazı sahneleri ve finali, ilk filmden kalan bazı soru işaretlerine de yanıt getirdi. Bu detayları ilerleyen bölümlerde ele alacağız. Ancak önce, The Platform 2’nin konusu hakkında okuyucularımıza bilgi verelim.

The Platform 2 Konusu

The Platform 2’de “Dikey Öz Yönetim Merkezi” (Çukur) yeniden karşımıza çıkıyor. Bu dikey hapishanede, yüzlerce kat boyunca mahkûmlarla paylaşılan, yiyecekle dolu bir platform bulunuyor. İçeridekilere birkaç saniye içinde platformdaki yiyeceklerden yemek düşüyor, ardından platform bir alt kata iniyor. Mahkûmların birçoğu, hapishaneye gönüllü olarak girmiş; örneğin af veya üniversite diploması gibi ödüller karşılığında bu acımasız anlaşmaya katılıyorlar. Her birkaç haftada bir, mahkûmlar kat değiştiriyor. Üst katlarda olanlar, taze yiyeceklerle dolu bir platforma sahip olurken, alt kattakiler yalnızca artıklara ya da boş tabaklara razı olmak zorunda kalıyor. Bazı katlarda ise sadece ölü bedenler kalıyor.

Zamiatin ve Perempuan
Zamiatin ve Perempuan

Mahkûmlar, adaleti sağlamak için bir sistem geliştirmiş: her mahkûm Çukur’a girerken en sevdiği yiyeceği seçiyor ve yalnızca o yiyecekten yemek zorunda kalıyor. Ancak bu kurallara uymak sandıklarından çok daha zor. Kurallar bozulduğunda ise hapishane kaosa sürükleniyor ve mahkûmlar arasında bir lider beliriyor. Bu lider, herkesi kontrol altında tutmak için acımasız yöntemler kullanarak düzeni sağlamaya çalışıyor.

Platform filminden Miharu (İlk filmden bir sahne)
Platform filminden Miharu (İlk filmden bir sahne)

Başrolde, geçmişi hakkında fazla bilgiye sahip olmadığımız genç bir kadın olan Perempuan yer alıyor. Ona, psikolojik sorunları olan, iri yapılı ve içine kapanık Zamiatin eşlik ediyor. Başlarda pek anlaşamayan ikili, zamanla dostluk kurmaya başlıyor. Ancak Çukur’un acımasız kuralları onları da yozlaştırıyor ve Zamiatin intihar ediyor. Bu olayın ardından Perempuan, yeni kat arkadaşı Sahabat ile sisteme başkaldırarak bir grup müttefik edinip “Kutsal” olarak kabul edilen lidere karşı bir isyan başlatıyor.

The Platform 2 Sonunda Ne Oluyor?

Yasayı ne pahasına olursa olsun uygulayan diktatör lider Dagin Babi, kurallara karşı gelen Perempuan ve Sahabat’ı acımasızca cezalandırır. Sahabat infaz edilirken, Perempuan’nın kolu ibret olsun diye vahşice kesilir. Ancak Perempuan, tüm bu acılara rağmen direncini kaybetmez. Fiziksel olarak yaralı olsa da zihinsel olarak daha da güçlenir ve Dagin Babi’yi devirmek, Çukur’daki adaletsiz sistemi yıkmak için bir isyan ve kaçış planı yapmaya başlar.

Planı, her ayın son günü hücrelerin yeniden düzenlenmesi için uygulanan The Interval esnasında insanları uyutmak amacıyla verilen sevofluran gazından faydalanarak kaçmayı içerir. Bu planı gerçekleştirmek için ise katta yaşayan yaşlı bir kadının yağlı boya tablosuna ihtiyaç duyar. Tablodaki resim kağıdını saklar ve ayın son günü, diğerleriyle aynı kaderi paylaşmamak için kağıdı yutar. Bu kağıt, bir nevi nefes filtresi işlevi görür.

Perempuan
Perempuan

Bir süre sonra uyutucu gaz verildiğinde, tüm katlar anti yerçekimi etkisine maruz kalır. Özel giysili gardiyanlar ortaya çıkar ve cesetleri toplayarak hücreleri yeniden düzenlemeye başlarlar. Ancak Perempuan, gazdan etkilenmediği için ilk kez bu sürece tanık olur. Diğer cesetlerle birlikte bağlıdır ve ceset kümesi 333. kata itildiğinde, son katta 16 yaşından küçük bir çocuğun yerleştirildiğini fark eder. Onu kurtarmak için bağını çözer ve cesetlerin arasından uzaklaşır, ancak kafasını çarpar ve ciddi şekilde yaralanır. Yarı bilinçli bir halde, ranzanın altına saklanır ve sıfırlama işlemlerinin bitmesini bekler. Bilinci yerine geldiğinde, hücrelerin sıfırlandığını görür. Yataktan çocuğu alarak, platformla birlikte Çukur’un en dibine iner.

Sahabat
Sahabat

Orada, harap ve sefalet içindeki insanlarla karşılaşır. Bir kadın, Perempuan’a yaklaşarak çocuğun bir şansı olabileceğini, ancak Perempuan’ın yolculuğunun burada sona erdiğini söyler. Perempuan, çocuğu bırakmayacağını ve onunla birlikte en üst kata çıkması gerektiğini belirtse de platformdan iner ve diğerleriyle birlikte karanlıkta kaybolur. Zaman geçer ve Platform’un ilk filminden tanıdığımız Goreng, platformla aşağı iner. Orada Perempuan ile karşılaşır. Perempuan, Goreng’i görür görmez şaşkınlıkla neden orada olduğunu sorar ve ikili birbirine sarılarak kavuşur.

The Platform 2 Final Sahnesi Ne Anlatıyor?

İlk olarak çukurun dibinin bir araf olduğunu belirtelim. Yani yaşam ile ölüm arasında bir yer. Perempuan’ın öldüğü de çok bariz. Çünkü kafasını betona çarptı ve sürekli kan kaybetti. Ayrıca yediği tablodaki kimyasallarında etkisiyle bilincini neredeyse yitirmiş gibiydi. Ayrıca katlarda ölenlerin de çukurun dibinde Perempuan ve Goreng ile karşılaştığını varsayarsak burada gerçeklik bir noktada bulanıklaşıyor.

The Platform 2 Hangi Zamanda Geçiyor?

The Platform 2, her ne kadar Platform 1’in devam filmi olarak lanse edilse de, aslında hikâye ilk filmin olaylarından 8 ay öncesinde başlıyor. İlk filmden hatırladığımız kadarıyla, Trimagasi, Perempuan’a çukurdaki ilk ayının harika geçtiğinden bahseder. Ayrıca, ikilinin 72. katta uyanması, Trimagasi’nin Perempuan’ın ilk hücre arkadaşı olduğunu gösterir. Zira ilk filmde, Trimagasi, Goreng ile olan diyalogları sırasında ilk hücre arkadaşından söz etmişti. Bu da, Trimagasi’nin çukurdaki ilk günlerinde Perempuan ile karşılaştığını gösterir.

Trimagasi
Trimagasi

Dahası, Trimagasi’nin ilk filmde öldüğünü bildiğimiz için bu filmin olaylarının, ilk filmin zaman çizelgesinden önce geçtiği açıkça anlaşılıyor. Bu görüşü desteklemek adına, ilk filmde ölen Imoguiri adlı karakterin ikinci filmde hâlâ hayatta olması örneğini de verebiliriz.

Kaydırakta Oynayan Çocukların Olayı Ne?

Filmin ara sahnelerinde görülen, piramide benzeyen bir kaydırakta oynayan çocukların yer aldığı sahneler ilk bakışta kafa karıştırıcı olabilir. Hikayeyle doğrudan bir bağları yok gibi görünse de, bu sahneler derin anlamlar barındırıyor. Özellikle, sahnelerin birinde ilk filmden hatırladığımız Miharu’nun yanında bir erkekle birlikte çocukların yanına gelip siyahi bir çocuğu işaret etmesi ve çocuğun elinden tutarak onu odadan çıkarması önemli bir an. Bu sahnede, Miharu’nun Dikey Öz Yönetim Merkezi’nde yetkili biri olduğu anlaşılıyor. Ancak, ilk filmde gördüğümüz kana susamış ve delirmiş haliyle kıyaslandığında bu durum izleyiciye absürt bir gerçeklik sunuyor.

Kaydıraktan kayan çocuklar
Kaydıraktan kayan çocuklar

Bu konuda çeşitli teoriler var ve en tutarlı olanı, Miharu’nun program kapsamında belirli çocukları 333 numaralı hücreye koyduğu, bu hücreye hiç yemek ulaşmadığı için çocukların açlıktan ölmesine dayanamayarak delirdiği yönünde. Bu teori, Miharu’nun zamanla sistemin kurbanı haline geldiğini ve akıl sağlığını yitirdiğini düşündürüyor.

Ayrıca, filmdeki karakter isimlerinin rastgele seçilmediği de dikkat çekici bir detay. Örneğin, “Miharu” ismi Japoncada “gözetlemek, kollamak” veya “birinin gözlerini sonuna kadar açmak” anlamına gelen 見張る kelimesinden türemiştir. Bu, Miharu’nun sistemin işleyişini gözlemleyen ve kollayan bir figür olduğu fikrini pekiştirir.

The Platform 2 Metaforları

Filmde ilk filmdekine benzer birçok metafor yer alıyor. Bunlarda en ilginçleri şunlardır:

  • Cehennem ve Araf: Filmde her kata 2 kişi atandığı ve toplamda 333 kat olduğu düşünüldüğünde, bu metaforun cehennem ya da arafı simgelediği fikri ortaya çıkıyor. Her katta insanların daha kötü koşullara maruz kalması, ahlaki ve ruhsal bir düşüşe işaret ediyor. Özellikle, çocuğun en alt kattan kurtarılması ise masumiyetin ve kurtuluşun sembolü olarak yorumlanabilir. Bu, ahlaki açıdan kötüleşen bir dünyada masumiyetin yukarıya çıkışıyla kurtuluşa ulaşma temasını işler.
  • Bencillik ve Açgözlülük: Film, toplumsal açgözlülüğü ve bencilliği ele alıyor. İnsanlar, yiyeceklerin adil dağıtılmaması yüzünden alt seviyelerdeki diğerlerini düşünmeden kendi ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyorlar. Bu durum, kaynakların eşitsiz dağıtımı ve insanların bencilce davranışları üzerinden toplum eleştirisi getiriyor. Çocukların en alt seviyelerde yer alması ise, bencil yetişkin kararlarının en savunmasız gruplar üzerinde yarattığı yıkıcı etkilere işaret ediyor.
  • Fedakarlık ve Kurtuluş: Filmde masum birini (çocuğu) kurtarmanın kurtuluşa ulaşmanın bir yolu olduğu mesajı veriliyor. Bu, fedakarlık yapmadan ve başkalarına yardım etmeden kişinin kendisini kurtaramayacağı temasıyla bağdaştırılabilir. Film, bireysel kurtuluşun ancak kolektif bir fedakarlık ile mümkün olduğunu vurgular.
  • Zihinsel Sağlık: Film, karakterlerin içsel mücadeleleri üzerinden zihinsel sağlığı da metaforik olarak ele alıyor. Her seviyedeki fiziksel acı ve mücadele, insanların iç dünyasındaki karmaşayı yansıtır. Bu açıdan, filmdeki çukur, karakterlerin zihinsel sorunlarıyla yüzleşmek zorunda kaldıkları bir içsel hapishane olarak yorumlanabilir.
  • Hiyerarşik Mücadele: Çukur, aynı zamanda hiyerarşik bir sistemi temsil eder. Ne kadar çok çabalarsanız çabalayın, her zaman sizden yukarıda birileri vardır. Bu, modern toplumda bireylerin sürekli olarak daha üst bir pozisyona ulaşma çabalarının çoğu zaman anlamsız olduğu ve bir tür hiyerarşik hapsolmuşluğu simgeler.
  • Çocukluk ve Yetişkinlik: Filmde çocukların alt seviyelerde yer alması, masumiyetin ve çocukluğun, dünyadaki sert gerçekliklerle karşılaştıkça kaybedilmesini temsil eder. Yetişkinliğe adım atan bireylerin, hayatın acımasız gerçeklikleriyle yüzleşmeye başladıkları düşünülür. Çocukların yukarıya doğru çıkışı ise bu kaybolan masumiyetin yeniden kazanılabileceğine dair bir umudu simgeler.
  • Hayal ve Gerçeklik: Filmde hayali şeyler üzerine yapılan konuşmalar, gerçeklik algısının nasıl şekillendirildiği ve bu hayali dünyaların insanları nasıl etkilediği üzerine bir düşünce metaforu sunar. İnsanların hayal dünyalarında kurdukları gerçekliklerle yüzleşmeleri gerektiği mesajı verilir.